Gazeteler, televizyonlar, radyo ve açık hava reklamları derken internet hatta cep telefonu bile reklam alanı hâline geldi.
Bu mecraların içerisinde ölçülebildiği için hızla büyüyen internet reklam pastasının Türkiye pazarının büyüklüğü 10 yıl önce 500 bin TL civarında iken geçen yıl itibarıyla 750 milyon TL'ye ulaştı.
ABD?de ise dijital reklam pazarı 20 milyar doları geçti. İnternet reklamcılığının çığ gibi büyümesinin altında yatan gerçeği, ReklamZ kurucusu Orkun Tekin, kaç kişinin gördüğünü, tıkladığını reklam verenin görmesi olarak açıklıyor. Sinema reklamcılığının kalmadığını, radyo reklamcılığının küçüldüğünü anlatan Tekin, internet reklamlarının açık hava reklam cirosunu bu sene, basını da en geç 2014 yılında geçeceğini iddia ediyor.
Dijital mecradaki reklam pastası büyümeye devam ederken, bir arama motoru olarak yola çıkan Google, reklam alanında pazarın en büyüklerinden biri oldu. Türkiye'de de reklam pastasının büyüğüne sahip olan Google, Facebook ve Microsoft gibi yabancı şirketlerle rekabette zorluk çeken yerlilerin şikâyeti aynı şartlarda çalışmamak. Orkun Tekin, internet reklamında dönen paranın büyük kısmının yabancılara gittiğini, yerli payının 750 milyon TL'den ancak 200 milyonu bulduğunu söylüyor. Tekin?in itirazı, reklama verilen paranın yarısından fazlası dışarıya giderken vergisinin verilmemesi. Tekin bu durumu şöyle açıklıyor: 'Ben tüm işlemlerimi faturalandırıp vergimi verirken yurtdışından gelen reklamcı KDV ve vergiden habersiz, parayı alıp gidiyor. E-Ticaret sitelerinin yüzlercesinin binlerce lira para ödediği Google, Almanya'da olduğu gibi Türkiye'de de vergisini vermeli. Rekabet şartlarımız aynı olmalı. Bunun için de devlet, reklam verenlerle bir araya gelip strateji belirlemeli. Devlet, reklam nerede tüketiliyor ona bakmalı. Faaliyetin gerçekleştiği yer neresiyse faturalama, para transferi gibi ticari faaliyet de orada olmalı. Şu an faaliyet Türkiye'de, ticaret ise ABD'de. Reklam oyuncusu olarak baktığımda, yurtdışından isteyen her marka gelir, Türkiye'de reklam alabiliyorsa alır ama yerlilerle eşit şartlarda yarışmak şartıyla. Reklam alan yabancı markaların ticari faaliyetleri denetlenebilir olmalı. Yerli sürekli olarak denetlenip vergisini öderken yabancı oyuncu oyunu ABD'nin kurallarına göre oynuyor. Her ülkede ABD'deki gibi hareket ediyorlar. Bu durumda yarışmak mümkün değil. Eşitsizlik ve etiksizlik var.'
Aynı zamanda internet reklam standartlarını belirleyen uluslararası IAB derneğinin Türkiye yönetim kurulu üyesi olan Tekin, toplantılarında reklam pastasının yerliler ve yabancılar arasındaki dağılımını konuştuklarını ve paranın yurtdışına çıkmasından dolayı yerlilerin kendilerini geliştirip yeterince rekabet edemedikleri sonucuna vardıklarını ifade ediyor. E-Ticaret siteleri için reklam kaçınılmaz bir durum, dijital reklam yatırımı olmayan bir E-Ticaret sitesinni ayakta kalması mümkün bile değil.
Mehmet Sakin - Aksiyon